31 Ocak 2016 Pazar

Enerji Depolama Maliyetleri 15 Yıl İçinde Yüzde 70 Düşecek!

Dünya Enerji Konseyi tarafından hazırlanan “E-Depolama Maliyetten Değere Değişim” başlıklı raporda günümüzde yapım aşamasında olan birçok yeni teknolojinin gelecek ‘15 yıl içinde enerji depolama maliyetlerini yüzde 70 kadar düşüreceği’ belirtildi. Raporu değerlendiren Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi Başkanı Murat Mercan, “Yeni teknolojilerle yenilenebilir enerjiyi depolamak mümkün olacak” diye konuştu.

Dünya Enerji Konseyi tarafından hazırlanan “E-Depolama – Maliyetten Değere Değişim” başlıklı rapora göre, enerji depolama maliyetleri gelecek 15 yıl içinde düşecek. Enerji depolama konusunda dünyanın önde gelen 23 sanayi uzmanı ve akademisyen tarafından hazırlanan raporda, henüz üzerinde çalışmaların devam ettiği yeni teknolojilerin 15 yıl sonra kullanılabilir hale gelmesiyle enerji depolama maliyetlerinin yüzde 70 kadar düşeceği belirtildi. Konsey tarafından geçtiğimiz hafta yayınlanan raporda, yenilenebilir enerjinin önündeki en ciddi sorunlardan biri olan “depolama”nın gelecek yıllarda sorun olmaktan çıkabileceği vurgulandı.

Raporda, yeni teknolojilerin fiyatları aşağı çekmesinden dolayı, güneş enerjisinin daha rekabetçi olacağı, rüzgâr türbinlerinde kullanılan ve üretilen enerjiyi artıran kompozit / bileşik materyaller alanındaki teknik gelişmeler sayesinde rüzgâr enerjisi depolamanın mümkün olacağı öngörülüyor. Geliştirilecek enerji depolama sistemleri sayesinde yeni enerji santrallerinin kurulmasına gerek kalmayacağı belirtilen raporda bir önemli tespit daha yer alıyor; gelecekte petrole olan ihtiyaç azalabilir.

E-Depolama – Maliyetten Değere Değişim raporunu değerlendiren Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi Başkanı Murat Mercan, gelecek yıllarda yenilenebilir enerjinin depolanmasıyla enerji güvenliği konusunda önemli adımlar atılabileceğini dile getirdi. Mercan, Türkiye’de son dönemde sıkça gündeme gelen enerji depolama sorununun yeni teknolojilerle çözülebileceğini belirtti. Mercan, 9-13 Ekim 2016 tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecek Dünya Enerji Kongre’sinde de katılımcıların "enerji depolama" ve "enerjide yeni teknoloji" konusunu gündeme getireceğine dikkat çekti.

Enerji Depolama Yeni İş Modelleri Doğuracak

Raporda, enerji depolama konusunda sadece depolama maliyetinin düşünülmesinin yanlış yargılara neden olacağı belirtildi. Güneş ve rüzgâr enerjisi uygulamalarına odaklanılan raporda, sadece enerji depolama yatırım maliyetini dikkate alan bakış açısının enerji depolamasının değer sistemini göz ardı etmesi nedeniyle daha pahalı bir sistem algısı oluşturduğu savunuldu. Dünya Enerji Konseyi’nin raporunda, enerji depolamanın gerçek değerinin hem maliyeti hem de sağlayacağı kazançlar dikkate alınarak anlaşılabileceğinin altı çiziliyor.

Dünya Enerji Konseyi Genel Sekreteri Christoph Frei, enerji depolamasının, değeri halen azımsanan ama enerji bağlantıları için kritik bir katalizör olduğuna dikkat çekti. Frei ayrıca, enerji depolama maliyetlerinin düştüğünü ve enerji depolama işlemlerinin daha geniş bir kullanıma sunulması, hatta hane halkı ile e-hareketlilik kullanımına sunulmasıyla maliyetlerin daha da düşeceğini belirtti. Frei, “Enerji depolama, yeni iş modelleri fırsatları doğuracak ve bu konuda yatırımcılara heyecan verici yeni olanaklar sunacak” dedi.

Raporda ayrıca, enerji depolamanın potansiyelini ortaya çıkaracak doğru politikaların oluşturulması, enerji depolamanın gerçek maliyetinin ve değer faydalarının belirlenmesi için kanun koyuculara tavsiyelerde bulunuluyor.

Bunlar şöyle sıralanıyor:

Maliyetlerin ötesine geçilmesi; her zaman en ucuz olan en iyi olan değildir.Enerji depolama maliyetini bütünsel vaka çalışmaları ile analiz edin; genelleyici maliyet değerlendirmeleri yeterli değildir.Esnek pazarların gelişimi için işletmeciler ve düzenleyiciler ile çalışın – esnekliğin tam değeri çoğu kez teslim edilemez ve paraya çevrilemez.Enerji depolama teknolojilerinin daha ticari şeklide mevzilenmesinin kolaylaştırılması için destekleyici politikalar ve kolaylaştırıcı bir yönetmelik çerçevesi oluşturun.Enerji şebeke genişlemesi ve artırımı için enerji depolamayı anahtar bileşen olarak kabul edin.

“E-Depolama Maliyetten Değere Değişim” başlıklı rapor hakkında daha detaylı bilgi edinmek ve raporun tamamını incelemek isterseniz www.worldenergy.org web adresini ziyaret edebilirsiniz.

Haberimizi enerji sektöründe faaliyet gösteren okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

29 Ocak 2016 Cuma

Türk İş Dünyası 10. Rekabet Kongresi’nde Buluşuyor!

TÜRKONFED, SEDEFED ve REF işbirliğiyle Türk iş dünyası Rekabet Kongresi’nde buluşuyor. Bu yıl 10’uncu kez düzenlenecek Rekabet Kongresi’nin ana temasını “Rekabet Gücü, Girdi İthalatı Politikaları ve Akıllı Düzenlemeler” konusu oluşturuyor.

Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) üyesi Sektörel Dernekler Federasyonu (SEDEFED) tarafından 2005 yılından buğüne düzenlenen Rekabet Kongresi bu yıl 10’uncu kez kapılarını girişimcilere ve iş dünyasına açıyor. TÜRKONFED, SEDEFED ve Rekabet Forumu işbirliği ile 28 Ocak 2016 tarihinde Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Dış Ticaret Kompleksi’nde gerçekleştirilecek 10. Rekabet Kongresi’nin ana temasını ise “Rekabet Gücü, Girdi İthalatı Politikaları ve Akıllı Düzenlemeler” konusu oluşturuyor.

Kongrenin ana konuğu & konuşmacısı ise Dünya Ekonomik Forumu (World Economic Forum) İdari Direktörü ve Yönetim Kurulu Üyesi, Almanya’nın önceki dönem Ekonomi ve Teknoloji Bakanı ve Şansölye Yardımcısı Dr. Philipp Rösler olacak. Kongrenin açılış konuşmaları ise Ekonomi Bakan Yardımcısı Fatih Metin, TÜRKONFED Başkanı Tarkan Kadooğlu, SEDEFED Başkanı Sefa Targıt, TÜSİAD Başkan Yardımcısı Şükrü Ünlütürk ve Sabancı Üniversitesi Rektörü & REF Üst Kurul Eşbaşkanı Prof. Dr. Nihat Berker tarafından gerçekleştiriliyor.

Ayrıca ACT Econ Rekabet ve Düzenleme Ortağı Dr.M. Fevzi Toksoy, kongre öncesi düzenlenen iki çalıştayda ele alınan konularla ilgili sektörel dernek temsilcilerinin görüşlerini içeren bir bilidiriyi katılımcılarla paylaşıyor. Sektörel kuruluşların üst düzeyde katılımıyla gerçekleşen panelin moderatörlüğünü de Türkiye Kimya Sanayicileri Derneği Başkanı Timur Erk yapıyor.

Kongrede ara girdilerin dış ticaretinde yüksek katma değerli üretimin nasıl desteklenebileceği tartışılırken, ara girdi tedarik politikalarının sektörler içindeki yerli ve yabancı firmalar ile olan rekabeti nasıl etkilediği de ele alınıyor. Aynı zamanda ara girdilerin İthalat politikaları, inovasyon, standartlara adaptasyon ve yüksek katma-değerli üretim ne ölçüde desteklediği temel sorunlar olarak tartışılıyor.

Rekabet Kongresi, 10’uncu yılında da is dünyasını, kamu kesimini, akademisyenleri ve STK’ları daha rekabetçi olmak adına somut adımlar atmaya yönlendiren, ihtiyaç duyulan akıllı regülasyonlar seviyesindeki politika araçlarını belirlemede önemli bir rol oynuyor.

Unutmayın, "10. Rekabet Kongresi" 28 Ocak 2016 tarihinde Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Dış Ticaret Kompleksi’nda 9:00-16:30 saatleri arasında gerçekleştirilecek. (Katılım ücretsiz.)

10. Rekabet Kongresi hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.turkonfed.org/rekabetkongresi web adresini ziyaret edebilirsiniz.

Haberimizi ekosistemimizdeki tüm girişimci okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

27 Ocak 2016 Çarşamba

BIC Angel Investments 2016’nın İlk Yatırımını Kolay Randevu’ya Yaptı!

Melek yatırım ağı BIC Angel Investments, 2016 yılına hızlı başlayarak ilk yatırımını Kolay Randevu’ya yaptı. 2015 yılının Aralık ayında ticari faaliyetlerine başlayan Kolay Randevu’nun aldığı yatırım miktarı 200 bin TL oldu.

Melek yatırım ağı BIC Angel Investments, 2016 yılına hızlı başlayarak ilk yatırımını Kolay Randevu’ya yaptı. Türkiye'de online güzellik pazarında aktif olarak başarıyla faaliyet gösteren ilk ve en büyük oyuncu olan Kolay Randevu, aldığı yatırımla altı ay içerisinde Türkiye'nin büyük şehirleri başta olmak üzere nüfusun büyük çoğunluğuna ulaşmayı planlıyor. 2015 yılının Aralık ayında ticari faaliyetlerine başlayan Kolay Randevu’nun aldığı yatırım miktarı 200 bin TL oldu.

BIC Angel Investments kurucusu Joachim Behrendt 2016 yılında da yatırımlarına hız kesmeden devam edeceklerini belirtti. Kolay Randevu, güzellik sektöründe faaliyet gösteren işletmeler ile müşterilerini bir araya getirerek hem işletmelerin randevularını daha kolay yönetmelerini, hem de müşterilerin randevularını daha kolay almalarını sağlıyor.

Kolay Randevu Müşteriler ve İşletmeler için Avantajlar Sunuyor

Güzellik ve kişisel bakımla ilgili bir hizmet ihtiyacı doğan insanların Türkiye'nin neresinde olurlarsa olsunlar, çok kolay ve hızlı bir şekilde hem fiyat, hem de kalite olarak kendilerine en uygun işletmeyi bulmalarını amaçlıyor. Kolay Randevu, Türkiye'nin 81 ilinde her an, herkesin yakınlarında hizmet alabileceği birden çok işletme seçeneği sunabilmeyi hedefliyor. Kullanıcılar, Kolay Randevu web sitesini ya da mobil uygulamalarını kullanarak ihtiyaç duydukları hizmetlere ulaşabiliyorlar.

BIC Angels Olarak Yatırımlarımıza 2016’da da Devam Edeceğiz

BIC Angel Investments olarak şimdiye kadar 14 projeye yatırım yaptıklarını söyleyen Dr. Joachim Behrendt 2016 yılının ilk yatırımını Kolay Randevu’ya gerçekleştirirken bundan sonraki çalışmalarına da hız kesmeden devam edeceklerini belirtti. Dijitalleşme ile birlikte her alanda hızlanma ve kolaylaşma çözümlerinin ortaya çıktığına dikkat çeken Behrendt, kategorisinde öncü olmasının da avantajıyla Kolay Randevu’nun iyi bir başarı göstermesini beklediklerini dile getirdi.

İstanbul’daki Başarısını Tüm Türkiye’ye Taşıyacak

Temelleri 2015 yılının Ocak ayında Burhan Uğur Çivi ve Candaş Sual tarafından atılan Kolay Randevu, Mehmet Kerem Tiryaki’nin de mobil yazılım geliştirme tarafını üstlenmesiyle ekibini kuvvetlendirdi. Kolay Randevu, açıklanan son rakamlara göre yıllık 19 milyon tekil ziyaretçi sayısına ulaşan ve iş modeli bakımından Kolay Randevu’ya oldukça benzerlik gösteren Eniyihekim.com’un kurucusu ve genel müdürü Altay Tınar’dan aldığı tohum yatırımıyla 2015 yılının Aralık ayında ticari faaliyetlerine başladı.

Türkiye'de online güzellik pazarında aktif olarak başarıyla faaliyet gösteren ilk ve tek oyuncu olarak bu alandaki boşluğu hızla doldurduklarına dikkat çeken Uğur Çivi, kısa sürede 400'den fazla işletme ile yakın şekilde çalışmaya başladıklarını ve Kolay Randevu sistemi üzerinden 1000'in üzerinde randevu alındığnı ekledi. Bir pazaryeri olarak büyümesini hem işletme, hem de müşteri ayağında hızla devam ettirdiklerini söyleyen Uğur Çivi, İstanbul'daki başarısını kısa süre içerisinde tüm Türkiye'ye taşıyarak binlerce işletme ile çalışmaya başlamayı hedeflediklerini belirtti. Alacakları yatırım ile saha ekibini genişletirek pazarlama faaliyetlerini artıracaklarını söyleyen Çivi, önümüzdeki 6 ay içerisinde Türkiye'nin büyük şehirleri başta olmak üzere nüfusun büyük çoğunluğuna ulaşmayı planladıklarını ekledi.

Melek Yatırımcının Bilgi Birikimini Aktarması da Önemli

BIC Angel Investments yatırımcılarından olan ve ayrıca Kolay Randevu’nun mentorluğunu yapan Ömer Erkmen ise melek yatırımcılığın sadece fon aktarımı olarak algılanmaması gerektiğini melek yatırımcıların yapacakları en önemli katkının bilgi ve deneyim birikimlerini projeye aktarıp projenin daha da hızlı ve başarılı olmasını sağlamak olduğunu dile getirdi.

Kolay Randevu’ya yatırım yapan melek yatırımcıları arasında Ömer Erkmen, Ali Çebi, Osman Emre Narin, Uğur Çırak, Metin Katı, Ayşe Meltem Özçelebi, Engin Mayer Frayman, Burcu Tuzcu Ersin ve Joachim Behrendt yer alıyor.

Kolay Randevu hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.kolayrandevu.com web adresini ziyaret edebilirsiniz.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

21 Ocak 2016 Perşembe

Genç GİV, 24 Ocak'taki Girişimci Sohberleri'ne Tüm Gençleri Davet Ediyor!

Genç GİV, genç üyeleri ile başarılı genç girişimcileri bir araya getirmeye devam ediyor. Genç GİV, 2016 yılı Genç Girişimci Sohbetleri etkinliğine 24 Ocak 2016 tarihinde düzenleyeceği etkinlik ile başlıyor.

24 Ocak 2016 Pazar günü saat 19:00'da Girişimci İşadamları Vakfı'nın genel merkezi olan Bahariye Mevlevihanesi'nde gerçekleşecek etkinliğin konukları Young Ceo Club Başkanı Yürel Muratoğlu ve M3Works Kurucusu Erdem Genç olacak.

Etkinlikte Yücel Muratoğlu ve Erdem Genç katılımcılar ile girişimcilik hikayelerini paylaşacaklar ve bunun yanısıra "2023 Ülke Hedefinde Genç Girişimcilerin Vizyonu" konusunu işleyecekler.

Genç GİV, Girişimci Sohberleri'ne Tüm Gençleri Davet Ediyor!

GİV Genç Girişimci Buluşmaları'na katılmak için bu linkteki formu doldurmanız veya 0212 418 60 18'den Salih Yılmaz'a LCV bırakmanız gerekli ve yeterli.

 

Unutmayın, Young Ceo Club Başkanı Yürel Muratoğlu ve M3Works Kurucusu Erdem Genç'in katılacağı etkinlik 24 Ocak 2016 tarihinde Bahariye Mevlevihanesi'nde gerçekleştirilecek. Etkinliğe katılmak için bu linkteki formu doldurmanız veya 0212 418 60 18'den Salih Yılmaz Bey'e LCV bırakmanız gerekli ve yeterli.

Genç GİV Hakkında

Girişimci İşadamları Vakfı üyelerinin ve girişimci işadamlarının tecrübelerini, genç girişimci ve yöneticilere aktarılmasını sağlayan; gençliğin girişimciliğe özendirilerek, sosyal ve ekonomik anlamda kalkınmaları için destekleyen bir bakışı oluşturmanın yanında genç girişimci ve yönetecilerin sosyo-kültürel bilgi düzeyinin yükseltilmesi için çalışan ve bu çerçevede faaliyet gösteren genç girişimcilerin ortak noktası olma misyonunu üstlenmiş bir yapılanma. Genç GİV aynı zamanda ana yapı olan Girişimci İşadamları Vakfı'nın Gençlik Konseyi.

Genç GİV'in tüm faliyet ve paylaşımlarını facebook ve twitter sayfalarından takip edebilirsiniz.

Girişimci İşadamları Vakfı hakkında detaylı edinmek için www.giv.org.tr web adresini ziyaret edebilirsiniz. Vakfın faliyet ve paylaşımlarını facebook ve twitter sayfalarından takip edebilirsiniz.

Haberimizi öğrenci ve genç okurlarımız, girişimci adayı okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

19 Ocak 2016 Salı

GİV Girişimci Buluşmaları'nın 2016 Ocak Konuğu: Hakan Altınay!

Girişimci İşadamları Vakfı (GİV), 2010 yılından beri düzenli olarak gerçekleştirdiği Girişimci Buluşmaları'na devam ediyor. Bu ay ki Girişimci Buluşmaları'nın konuğu Altınay Robot Teknolojileri YK Başkanı sayın Hakan Altınay olacak.

En son 2015 Kasım ayında AKPARTİ Mali ve İdari İşler Genel Başkan Yardımcısı ve Bitlis Milletvekili sayın Vedat Demiröz'ün konuk olduğu GİV Girişimci Buluşmaları bu ay 26 Ocak 2016 Salı günü 19.00'da GİV'in Eyüp'teki merkezinde gerçekleşecek.

Altınay Robot Teknolojileri YK Başkanı sayın Hakan Altınay, "Türkiye'de Robot Teknolojilerinin Gelişimi" konulu sunumuyla katılımcıların karşısında olacak.

Etkinliğe katılmak isteyen okurlarımız 0212 418 60 18'den Salih Yılmaz Beye ya da 0535 053 59 11'den Bahri Çetin Beye ulaşarak katılım isteklerini (LCV) iletmeleri gerekiyor.

Hakan Altınay Kimdir?

1990 yılında İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi'nden Türkiye'nin ilk 4 Uzay Mühendisinden biri olarak mezun oldu. 1990 yılında, aynı üniversitede, Türkiye'nin ilk robotu olan ALTINAY 1'i geliştirdi.

1991 yılında, Türkiye'nin ilk Teknoparkı olan İTÜ-TEKMER'de, Tükiye'nin ilk girişimci araştırma şirketi olan Altınay Robotik ve Otomasyon Limited Şirketi'ni kurdu. 30 Ağustos 1993 tarihinde endüstride kullanılacak 6 eksenli, robot projesini hayata geçirdi. Geliştirdiği teknolojiyi sanayinin hizmetine sunmak ve kalıcı hale getirmek için 1994 yılında üniversitedeki görevinden ayrılarak Altınay Robotik AŞ'yi kurdu. Robotik alanında öncü çalışmalar yapan Altınay Robotik firması, 1996 yılında Dünya Robot Federasyonu (IFR) tarafından Avrupa'nın 28 robot üretixisinden biri olarak kabul edildi.

Bugüne kadar ulusal ve uluslararası alanda Altınay Robot Teknolojileri makina, yazılım, elektrik, elektronik, enerji ve robotik konularında 1 Milyon'dan fazla saatlik Ar-Ge ve Ür-Ge birikimi olan bir şirket konumuna ulaşmayı başardı. Firma gerçekleştirdiği çalışmalarla, en son 2012 yılında KOSGEB tarafından verilen "KOBİ Büyük Ödülü" başta olmak üzere pek çok ödüle layık görüldü.

Hakan Altınay, Türkiye'nin Bilim, Teknoloji ve Sanayi strateji çalışmalarında ve bu konularda hazırlanan kanun çalışmalarında aktif görevler aldı. Bu çalışmaların yanısıra, Endüstriyel Otomasyon Sanayicileri Derneği (ENOSAD) Kurucu 2. Başkanlığı, Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı (İBTAV) Kurucu Mütevelli Heyeti Üyeliği, MÜSİAD Bilim ve Teknoloji Komisyonu Başkanlığı ve YK Üyeliği, Teknopark Bilim Kurulu Üyeliği, Sanayi ve İhtisas Komisyonu Üyeliği gibi pek çok görev üstlendi. Evli ve iki kız çocuk babası. Halen Altınay Robot Teknolojileri A.Ş.  Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini yürütüyor.

Daha önceki Girişimci Buluşmaları'nı buradan inceleyebilir, Girişimci İşAdamları Vakfı hakkında bilgi edinmek istiyorsanız ilgili haberimizi okuyabilir ya da www.giv.org.tr'yi inceleyebilirsiniz.

Unutmayın, etkinlik 26 Ocak 2016 Salı günü saat 19:00'da GİV'in Eyüp'teki merkezinde. Etkinliğe katılmak isteyen okurlarımız 0212 418 60 18'den Salih Yılmaz Beye ya da 0535 053 59 11'den Bahri Çetin Beye ulaşarak katılım isteklerini (LCV) iletmeleri gerekiyor.

Etkinlik haberimizi GİV Girişimci Buluşmaları'na ilgi duyan ve Hakan Altınay'dan "Türkiye'de Robot Teknolojilerinin Gelişimi" konulu sunumunu dinlemek isteyen tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

16 Ocak 2016 Cumartesi

TÜBİTAK'tan Yerli Uçağın Motoru İçin Prototip Türbin Kanadı!

TÜBİTAK MAM Malzeme Enstitüsü'nde, uçak motorunda 1350 santigrat dereceye ulaşan sıcaklıkta görevini sorunsuz yerine getiren tek kristal türbin kanadı prototipi üretildi.

Uçak motorlarının en önemli parçalarından biri olan türbin kanatlarının Türkiye'deki ilk prototip üretimi TÜBİTAK MAM Malzeme Enstitüsü'nde yapıldı. Başta yüksek sıcaklık olmak üzere çok yönlü kuvvetler, yüksek hız ve zor çevre şartlarına uzun süre dayanabilme özelliğine sahip olduğu için, yeni nesil jet motorlarında kullanılan süper alaşım tek kristal türbin kanatlarının Türkiye'de yapılması için çalışma başlatan TÜBİTAK, Malzeme Enstitüsü'nde kurduğu laboratuvarda söz konusu parçanın prototip üretimini gerçekleştirdi. Bin santigrat derecenin üzerinde işlevini yerine getirme özelliğine sahip türbin kanadının yerli ürüne dönüştürülmesiyle milli uçak üretiminde en kritik safhalardan biri de aşılmış olacak.

TÜBİTAK MAM Malzeme Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Metin Usta, özellikle havacılık alanında ilerlemek için nikel-tek kristal teknolojilerine sahip olunması gerektiğini söyledi. Sürünme ve yorulma gibi mekanik özelliklerin açığa çıktığı durumlarda herhangi bir malzeme kullanma ihtimali olmadığı için bu teknolojiye sahip olunması gerektiğini vurgulayan Usta, "Mutlaka nikel esasla süper alaşım kullanmak zorundasınız ve bunun da tek kristal teknolojisi kullanılarak üretilmesi gerekiyor. Aksi takdirde herhangi bir malzemenin yüksek sıcaklıklarda ve mekanik özellikler gerektiren yerlerde kullanma ihtimali yoktur" diye konuştu.

Bunların kritik teknolojiler olduğunu ve sahip olunmadığı takdirde ambargo gibi durumlarda satın alınamayacağını anlatan Usta, "Bundan yola çıkarak Kalkınma Bakanlığının desteği ve TÜBİTAK MAM'ın kendi imkanlarıyla bir altyapı oluşturuldu. Proje desteğiyle vakum indüksiyon ocağı aldık ve bu ocakta uçaklara yönelik tek kristal nikel esaslı türbin kanadı geliştirildi ve bu Türkiye'de ilk defa yapılmış bir prosestir. Esas amacımız yerli uçakların türbin kanatlarını kendimizin üretmesi çünkü kritik bir teknoloji. Bu teknolojiye sahip olmamız Türkiye'yi havacılıkta daha ileriye götürecektir. Özellikle yerli uçağa büyük bir katkısı olacaktır" dedi.

TÜBİTAK MAM Malzeme Enstitüsü Kritik Malzemeler Grup Sorumlusu Doç. Dr. Havva Kazdal Zeytin, Kalkınma Bakanlığı'nın desteklediği "Yüksek Sıcaklık Malzemeleri Araştırma, Geliştirme ve Onarım Mükemmeliyet Merkezi"ni kurmak üzere iki yıldır yoğun bir şekilde çalıştıklarını kaydetti.

Bu kapsamda ilk olarak TÜBİTAK MAM Malzeme Enstitüsünde kendi imkanlarıyla vakum indüksiyon ocağını (VIM) ve "Yüksek Sıcaklık Test ve Analiz Laboratuvarı"nı kurduklarını dile getiren Zeytin, "Bu yatırımla ilk deneme dökümlerimiz başarılı sonuçlandı ve tek kristal türbin kanadı prototipini ürettik. Bu daha başlangıç, bundan sonra önümüzde uzun bir yol var ama altyapı olmadan uçak türbin motoru parçalarını üretmeniz, türbin kanadını üretmeniz mümkün değil. Yüksek sıcaklığa uzun süre dayanabilmesi için tek kristal ve süper alaşımdan üretmek zorundasınız. Bu daha ilk aşaması. Bundan sonra kaplama proseslerini de gerçekleştirmemiz gerekiyor ki, ürettiğiniz uçak motoru yüksek sıcaklıklarda uzun süre dayanabilsin. Bununla ilgili altyapıyı önümüzdeki 1-2 senede tamamlamayı hedefliyoruz. O zaman teknolojinin tamamına sahip olacağız. Bu kapsamda TÜBİTAK MAM Malzeme Enstitüsü'nde üretilen tüm teknolojik bilgi birikimi kamu yararına ülkemiz sanayisine aktarılacaktır" diye konuştu.

“Bu Projeyle Yüksek Miktardaki Döviz Kaybının Önüne Geçeceğiz”

Bu teknolojinin dünyada ilk olmadığını fakat Türkiye için ilk ve çok önemli olduğunu vurgulayan Zeytin, "Çok büyük oranlarda döviz kaybımız var bu konuda. Ülkemiz uçakla birlikte malzemesini de yurtdışından alıyor ve bunlar çok pahalı malzemeler. Bu teknoloji ile yüksek miktardaki döviz kaybının önüne geçeceğiz. Diğer en önemli boyutu kendi havacılık teknolojimize sahip olacağız. Uçak yapabilirsiniz ama bunu oluşturan parçaları kendiniz üretmezseniz bu yaptığınız uçak yerli olmaz. Dolayısıyla malzeme teknolojilerine de sahip olmanız gerekiyor" diye konuştu.

Savunma Sanayi Müsteşarlığı'nın desteklediği ve TEİ ile özel bir döküm firmasıyla imza aşamasına geldikleri bir projeleri olduğuna, bunun uçak motoru üretimine yönelik ilk proje olduğuna değinen Zeytin, “Altyapımız tamamlanacak ve bu altyapı tamamlandığında bir uçağa takılacak motorun türbin kanadını üretmiş ve onaylarını almış olacağız" dedi.

Malzeme teknolojilerinde bilgi aktarımının çok kısıtlı olduğunu vurgulayan Zeytin, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu bilgiyi kendi imkanlarımızla ve yardım da alarak oluşturmaya çalışıyoruz. Türbin kanatlarının bir adedi 30-40 bin avro civarında. Yerli ürettiğimiz zaman bunu kıyas edilmeyecek rakamlarla üreteceğiz. Bizim için en önemli getirisi bunun bir kritik teknoloji olması ve bu teknolojiye sahip olan ülkelerin bize vermediği durumlarda bizim bunu üretebilir olmamız. Kritik teknoloji olması fiyatından çok daha önemli. Kendimiz üretebilir durumda olduğumuz zaman bizim her alanda önümüz açık olacak. Üretebilir olmak bağımlılıktan kurtulmanın en önemli adımlarından birisi."

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

14 Ocak 2016 Perşembe

Uluslararası Kuluçka Merkezi Kurma Programına Başvurular Başladı!

KOSGEB’in Uluslararası Kuluçka Merkezi Kurma Programı'nın uygulanmasına ilişkin iş ve işlemlerin esasları düzenlendi ve Program başvuruları başladı. Son başvuru tarihi 31 Mart 2016.

2023 hedefleri ile ülkemizin dünyada ilk on büyük ekonomisinden biri olması için kaçınılmaz tek yol Ar-Ge ve inovasyon faaliyetleri ve bu faaliyetlerin desteklenmesi olarak görülüyor. Bu bağlamda kurumsal yapı ve ilişkiler büyük önem kazanıyor. Üniversite-iş dünyası ve kamu işbirliğini pekiştirmeyi ve yönlendirmeyi ve bunlar arasındaki diyalogu geliştirerek güçlendirmeyi ilke edinmiş bir kurum olan KOSGEB’in yeni destek programı olan Uluslararası Kuluçka Merkezi ve Hızlandırıcı Destek Programı uygulamaya alındı ve başvurular başladı.

Uluslararası Kuluçka Merkezi ve Hızlandırıcı Destek Programı

 Gelişmiş ülke menşeli başlangıç firması kurularak Türk menşeli firmaların uluslararası pazarlarda algı ve prestij açısından karşılaştığı zorlukların aşılması,Mühendisliği ve Ar-Ge’si Türkiye’de gerçekleşen ürünlerin gelişmiş pazarlarda yer alması sağlanarak katma değeri yüksek ürünlerde ihracatın arttırılması,Yurtdışında yaşayan Türklerin bilgi birikiminden faydalanılması,Başarılı uygulama örnekleri ile ilk 3 yılında olan başlangıç firmalarının yurt dışı pazarlara açılması konusunda özendirilmesi ve güven kazanmaları,Teknoloji ağırlıklı başlangıç firmalarının gelişmiş girişimcilik ekosistemi içerisinde bulunması sağlanarak Ar-Ge ve girişimcilik yeteneklerinin uluslararası tecrübe ile arttırılması amaçlanıyor.

Uluslararası Kuluçka Merkezi ve Hızlandırıcı Destek Programı

Uluslararası Kuluçka Merkezi Kurma ProgramıUluslararası Hızlandırıcı Programı

olmak üzere iki alt destek programında oluşmaktadır.

Uluslararası Kuluçka Merkezi ve Hızlandırıcı Destek Programı'nın alt destek programı Uluslararası Kuluçka Merkezi Kurma Programı ile yurt dışında kurulacak olan kuluçka merkezlerinin kuruluş ve donanım ile operasyonel giderlerine 3.850.000 (üç milyon sekiz yüz elli bin ABD Doları)  destek verilecek.

Başvurular Başladı!

Bu kapsamda Amerika Birleşik Devletleri’nde Uluslararası Kuluçka Merkezi kurulması için KOSGEB tarafından çağrıya çıkılmış olup, 01.01.2016 – 31.03.2016 tarihleri arasında programa üniversiteler, üniversitelerin bu amaçla kurulmuş iştirakleri ve teknoloji geliştirme bölgesi yönetici şirketleri tek başına ya da konsorsiyum olarak başvuru yapabilecekler.

Uluslararası Kuluçka Merkezi ve Hızlandırıcı Destek Programı hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.kosgeb.gov.tr web adresini ziyaret edebilir, Teklif Çağrı Formu ve Başvuru Formu için ise verilen linklerden yararlanabilirsiniz.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

12 Ocak 2016 Salı

İSO: Sanayideki İyileşme Güç Kazandı, İstanbul’daki Daralma Bitti!

Ekonomik büyümenin öncü göstergesi olan imalat sanayi performansında en hızlı ve güvenilir referans olarak kabul edilen İstanbul Sanayi Odası Türkiye ve İstanbul İmalat PMI (Satın Alma Yöneticileri Endeksi) anketlerinin Aralık 2015 dönemi sonuçları açıklandı.

İstanbul Sanayi Odası Türkiye PMI anketi aralık ayında son 13 ayın en yüksek düzeyi olan 52,2’ye yükselerek imalat sektörünün faaliyet koşullarındaki iyileşmenin güç kazandığına işaret etti. Üretim, yeni siparişler ve ihracatta büyüme hızlanırken, maliyet baskısı azaldı.

İstanbul Sanayi Odası İstanbul İmalat PMI verisi de aralık ayında 51,0’a yükselerek imalat sektöründe 2015 yılı başından bu yana yaşanan daralmanın sona erdiğini gösterdi.

İstanbul Sanayi Odası Türkiye İmalat PMI verisi, aralık ayında kritik eşik değer 50,0’nin üzerine çıktı. Kasım ayında 50,9 ölçülen PMI, Aralık ayında da 52,2’ye yükselerek Türkiye imalat sektörünün faaliyet koşullarındaki iyileşmenin son 13 ayın en güçlü düzeyinde yaşandığını gösterdi. Anketin en önemli ekonomik aktivite göstergeleri olan üretim, yeni siparişler, ihracat ve satın alma faaliyetleri kasıma ayına göre daha hızlı büyürken, firmalar istihdam artırmaya devam etti.

Markit Kıdemli Ekonomisti Trevor Balchin, İstanbul Sanayi Odası Türkiye İmalat PMI anketine yönelik şu değerlendirmede bulundu: “Türk imalatçıları göreli olarak zayıf seyreden 2015 yılını güçlü kapattı. Bunda, yeni iş hacmindeki artışın 2014 başından beri gözlenen en yüksek düzeyde gerçekleşmesi etkili oldu. Jeopolitik gerilimlerin dış talebi bir miktar olumsuz etkilediği belirtilse de yeni ihracat siparişlerindeki artış hızı önceki aydan yüksekti. Son anketin ön plana çıkan bir diğer önemli gelişmesi de girdi fiyatlarındaki enflasyonun düşmesi oldu.”

İstanbul’daki İyileşmede Yeni İş Hacmindeki Artış Etkili

İstanbul Sanayi Odası İstanbul İmalat PMI verisi de imalat sektöründe 2015 yılı başından bu yana yaşanan daralmanın sona erdiğini gösterdi. Geçen kasım ayında 49,3 olarak ölçülen PMI endeksi, Aralık ayında 51,0’e yükselerek imalat sektörünün faaliyet koşullarında genel anlamda iyileşme yaşandığına işaret etti. İstanbul imalat sektöründeki genel iyileşme, alınan yeni iş hacmindeki artıştan kaynaklandı. Yeni siparişler 2014 yılının son ayından beri ilk kez yükseliş gerçekleştirirken, yükselişin hem iç piyasa hem de ihraç pazarlarındaki büyümeden kaynaklandığı gözlendi.

Markit Kıdemli Ekonomisti Trevor Balchin, İstanbul Sanayi Odası İstanbul İmalat PMI anketine yönelik şu değerlendirmede bulundu: “PMI endeksinin aralık ayında eşik değer 50,0’nin üzerine 2015 yılında ilk kez çıkmasıyla İstanbul imalat sektörü büyüme bölgesine geri döndü. Faaliyet koşullarındaki iyileşme; yeni iş hacmi, imalat üretimi ve istihdamdaki artıştan kaynaklandı. Anket verileri, Türk Lirası’ndaki zayıf seyre rağmen enflasyon baskılarının kontrol altında olduğuna işaret etti.”

Raporlar hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz aşağıda verilen pdf'leri inceleyebilirsiniz.

Turkiye_Imalat_PMIIstanbul_Imalat_PMI

Haberimizi imalat sektöründe faaliyet gösteren okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

7 Ocak 2016 Perşembe

Avrupa Birliği Hibe Destekleri İçin Başvurular Nasıl Yapılıyor?

Avrupa Birliği, Katılım Öncesi Mali Yardımlar kapsamında sivil toplum kuruluşları (ticaret ve sanayi odaları, meslek odaları, üniversiteler, dernekler, vakıflar, kooperatifler, birlikler, sendikalar vb.) tarafından geliştirilen projeleri "Hibe Programı" adı verilen bir yöntem ile finanse ediyor. Peki bahsedilen Hibe Programları'nın başvuruları nasıl ve nereden yapılıyor?

Hibe Programı, halihazırdaki Katılım Öncesi Mali Yardım Aracı (IPA) kapsamındaki öncelikler çerçevesinde merkezi düzeydeki kamu kuruluşları (Bakanlıklar, Müsteşarlıklar vb.) tarafından geliştirilmiş projelerin içerinde yer alan ve söz konusu proje alanındaki AB uyum çalışmalarına sivil toplum kuruluşlarının da katılmasını desteklemek amacıyla oluşturulmuş bir uygulama.

Ülke genelinde tespit edilen sorunlara çözüm bulmak amacıyla geliştirilen hibe programlarının etkileri ve sonuçları, hibe programı altında finanse edilen mikro projeler ile çok daha geniş bir alana yayılabilmekte. Yine aynı şekilde, mevcut sorunların çözümüne yönelik öneriler, çok daha geniş bir kitle tarafından dile getirilebilmekte.

Hibe Programları'nın şeffaf ve objektif uygulanmasını temin etmek üzere duyuru, başvuru ve değerlendirme görevi Hazine Müsteşarlığı'na bağlı olarak faaliyet gösteren Merkezi Finans ve İhale Birimi (MFİB) ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na bağlı olarak faaliyet gösteren İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Program Otoritesi (İKG Pro) tarafından yürütülüyor.

Dolayısıyla, projelerin Avrupa Birliği'nin merkezinin bulunduğu Brüksel'e veya herhangi bir AB ülkesinde ki bir Avrupa Birliği kuruluşuna iletilmesi gerekmiyor.

Hibe Programı'nın proje başvuru süreci Merkezi Finans ve İhale Birimi'nin ya da İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Program Otoritesi'nin teklif çağrısı duyurusu ile başlıyor ve yaklaşık 2-3 ay sürüyor. Sivil toplum kuruluşları, "Hibe Programı"nın konusuna bağlı olarak geliştirdikleri projeleri, hibe rehberinde belirtilen başvuru süresi içerisinde sözleşme makamına (MFİB/İKG Pro) sunmak zorundadırlar. Aksi takdirde Hibe Programı'ndan faydalanma şansını kaybetmiş olurlar.

Hibe Programları için proje başvuruları genel olarak Türkçe hazırlanıyor ve sunuluyor. Ancak, bazı şartlarda projelerin İngilizce olarak hazırlanması da istenebiliyor.

Hibe Programları kapsamında her bir proje için sağlanan hibe desteğinin miktarı Hibe Programı'nın bütçesine ve amacına göre değişiyor. Hibe Programları için düzenli bir duyuru zamanı bulunmuyor. Hibe programları program sahibi kurum/kuruluşlarca olgunlaştırıldıktan sonra MFİB/İKG Pro tarafından duyuru için hazır hale getiriliyor. Dolayısıyla, proje geliştirmek isteyen sivil toplum kuruluşlarının MFİB / İKG Pro tarafından yapılan çağrıları belirli sıklıklarda web sayfaları üzerinden takip etmesi gerekiyor.

Hibe Programlarına ilişkin duyurulara aynı zamanda Avrupa Birliği Bakanlığı'nın web sayfasında da yer veriliyor. Ancak, Avrupa Birliği Bakanlığı kamuoyunu bilgilendirme amacıyla yer verdiği duyurular için başvuru kabul etmiyor. Başvuruların yine MFİB veya İKG Pro üzerinden yapılması gerekiyor.

2002-2015 Yılları Arasında Uygulanan AB Hibe Programları

2002-2015 yılları arasında sosyal içerikli konularda gerçekleştirilen  hibe programları kapsamında sivil toplum kuruluşları tarafından geliştirilmiş (odalar, il özel idareleri, dernekler, vakıflar, belediyeler, kooperatifler, üniversiteler, sendikalar, köye hizmet götürme birlikleri vb.) 3548 projeye finansman sağlanmış.

Unutmayın, Avrupa Birliği Hibe Programları'nın duyuru, başvuru ve değerlendirmeleri Merkezi Finans ve İhale Birimi ve İnsan Kaynaklarının Geliştirilmesi Program Otoritesi tarafından yapılıyor ve değerlendirmelerin sonunda başarılı olan projelere finansman desteği sağlanıyor.

Hibe Programlarına ilişkin yayınlara Avrupa Birliği Bakanlığı'nın web sitesi üzerindeki "Yayınlar" bölümünden ulaşabilir, Avrupa Birliği Hibe Programları ve Sivil Toplum kuruluşlarına Sağlanan Destekler hakkında daha detaylı bilgi edinmek için ise buradaki pdf dosyasından yararlanabilirsiniz.

Haberimizi ticaret ve sanayi odaları, meslek odaları, üniversiteler, dernekler, vakıflar, kooperatifler, birlikler, sendikalar vb. kuruluşlarda faaliyet gösteren tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

6 Ocak 2016 Çarşamba

KOSGEB Afrikalı Kadın Girişimcileri Türk KOBİ’ler İle İstanbul'da Buluşturdu!

KOSGEB, Afrikalı Kadın Girişimciler ile Türk KOBİ'leri 21 - 23 Aralık 2015 tarihlerinde İstanbul'da buluşturdu. İstanbul’da gerçekleştirilen organizasyona 10 ülkeden toplam 18 temsilci katıldı.

Afrika Birliği (AfB) Komisyonu ile Türkiye arasında varılan mutabakat çerçevesinde, "Türk ve Afrikalı kadın girişimciler arasındaki ekonomik ve sosyal işbirliğini pekiştirme hedefi" ne ilişkin olarak kabul edilen eylem planı doğrultusunda AfB Ticaret ve Sanayi Bölümü ile Kadın, Cinsiyet ve Kalkınma Müdürlüğü,  KOSGEB organizasyonuyla 21-23 Aralık 2015 tarihlerinde Türkiye’deydi.

İstanbul’da gerçekleştirilen organizasyonda; Kadın, Cinsiyet ve Kalkınma Müdürlüğü Başkanı Leila Ben Ali başkanlığındaki heyette 10 ülkeden toplam 18 temsilci yer aldı. Ziyaret programında heyete KOBİ Uzmanları Murat Alper Öztürk, Ümit Çakar ve KOBİ Uzman Yardımcıları Selim Baktır, Kübra Çomaklı eşlik etti.

Afrika Birliği yetkilileri; Türk ve Afrikalı girişimcileri bir araya getirerek ülkelerarası yatırım ve ihracat hacminin artırılmasına yönelik işbirliği olanaklarını araştırmak, Afrika Birliği çatısı altında sahada çalışmalar yapılması için KOSGEB’e danışmak ve KOSGEB’in özellikle Girişimcilik Destekleri hakkında bilgilenmek ve iyi uygulamaları görmek amacıyla bu organizasyonu gerçekleştirdiklerini ifade ettiler.

Etkinlikler kapsamında; açılış konuşmalarının ardından, Afrikalı iş kadınlarına başta Girişimcilik Destek programı olmak üzere uygulanmakta olan KOSGEB destek modelleri ve KOBİ’lere yönelik çalışmalar hakkında sunumlar yapılarak KOSGEB’in uluslararası faaliyetleri hakkında bilgiler aktarıldı.

KOSGEB kaynaklı haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

3 Ocak 2016 Pazar

Borsa İstanbul Özel Pazar’da İki Yeni Yatırım Gerçekleşti!

Borsa İstanbul Özel Pazar’da ilk defa fon alan "Yeni Girişim Şirketleri" Sinemia ve Hidrotürbin olurken, Özel Pazar’daki ilk melek yatırımı gerçekleştiren yatırımcılar Hasan Aslanoba’nın Yönetim Kurulu Başkanı olduğu Aslanoba Capital ve TEB Özel Yatırımcı Kulübü kurucularından Oltaç Ünsal oldu.

Borsa İstanbul Özel Pazar üyesi iki Yeni Girişim Şirketinin, Özel Pazar yatırımcılarından finansman sağladığı, böylece Borsa İstanbul Özel Pazar'da ilk defa Yeni Girişim Şirketleri'nin fon aldığı ve yine ilk defa bir melek yatırım işleminin yapıldığı imza ve gong töreni Borsa İstanbul Genel Müdürü Tuncay Dinç'in katılımıyla gerçekleştirildi.

Borsa İstanbul'da düzenlenen gong töreninde, Borsa İstanbul Özel Pazar’da gerçekleşen yatırımlar için imzalar atılırken TEB Özel Yatırımcı Kulübü kurucularından Bireysel Katılım Yatırımcısı Oltaç Ünsal, Hidrotürbin Teknoloji Enerji Şirketi’ne, Aslanoba Capital ise Sinemia markasıyla bilinen Brandia’ya ortak oldu.

Törende konuşan Borsa İstanbul Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Kemal Yılmaz, "Paydaşlarımızın büyük desteğiyle bugün yatırımcı ve şirket sayımız 270'e ulaşmış durumda. 2016 hedefimizin de bunu iki katına çıkarmak olduğunu açıklamak istiyorum. Bugün burada imzalanan iki sözleşmenin dışında kuruluşunun ilk yılında üç şirketin halka arz olmadan sermaye almasını sağlayan ve girişimcilerin fon bulması için alternatif finansman yöntemleri sunan Borsa İstanbul Özel Pazar’da yatırımcılarımızla şirketlerimiz arasında aktif olarak devam eden 6-7 tane ortalık görüşmesi bulunuyor. Bu görüşmelerin de inşallah işlemlerin tamamlanmasıyla birlikte yeni yılın ilk çeyreğinde törenlerini burada yapmayı ümit ediyoruz." diye konuştu.

TEB Özel Bankacılık önderliğinde kurulan TEB Özel Yatırımcı Kulübü’nün kurucularından, Smyrna Capital Yönetim Kurulu Başkanı Oltaç Ünsal, Hidrotürbin gibi hem çevreye hem ülkeye çok şeyler kazandırabilecek bir ürünü gerçekleştirdiği ve kendisinin bunun bir parçası olmasını sağladığı için girişimciye teşekkür etti.

Aslanoba Capital Kurucu Ortağı Cankut Durgun da bunun Borsa İstanbul ile yapacakları ikinci anlaşmaları olduğunu belirterek, "Yılın kapanışında Sinemia’yı Borsa İstanbul Özel Pazar’ın desteğiyle tamamlamış olmak çok büyük mutluluk kaynağı. Sinemia’nın sinema salonlarına getirdiği üyelik modeliyle potansiyeli olan bir şirket olduğunu düşünüyoruz. Borsa İstanbul için Borsa İstanbul Özel Pazar’a odaklanmanın büyük şirketlere odaklanmanın yanında aslında bir yatırım olduğunu biliyoruz. Bu yatırımı yaptıkları ve bu sektöre destek sunduklarından dolayı Borsa İstanbul’a teşekkür ediyoruz."

Hidrotürbin Yönetim Kurulu Başkanı Doğuşhan Kara da artık ülkelerin geleceğinin girişimcilerin elinde olduğunu belirterek, "Ancak rekabetçi ortam ve teknolojik gelişmeler girişimcileri yeniden konumlandırmaları için zorluyor. Borsa İstanbul Özel Pazar, bizim gibi şirketlerin daha hızlı şekilde hedeflerine koşmasında ve nihayetinde ülke kalkınmasına rol oynamasında köprü rolünü görerek bugün burada konuştuğumuz yatırımların gerçekleşmesine sebep olmuştur" diye konuştu.

Brandia Bilişim Yönetim Kurulu Başkanı Rıfat Oğuz ise şunları kaydetti:

"Borsa İstanbul Özel Pazar’a biz girişimcilere bu kapıyı açtıkları ve bu olanakları sağladıkları için teşekkür ederiz. Sinemia da geliştirdiğimiz yapay zeka sistemiyle lokasyon bazlı teknolojileri banka altyapısıyla birleştirdik ilk defa. Tüm Türkiye’de sinema salonlarında geçen bir sistem kurduk. Hem Türkiye’de büyümeyi hem de 2016’ın ilk çeyreğinde de Avrupa’da büyümeyi hedefliyoruz."

Borsa İstanbul Özel Pazar hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.bistozelpazar.com web adresini ziyaret edebilirsiniz.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.