26 Nisan 2016 Salı

Fikri Işık: Satınalma Önceliklerinde Yerli Malı Bilincini Arttırmalıyız!

Antalyalı iş adamlarıyla bir araya gelen Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Bakanlık olarak temel hedeflerinin yerli, yenilikçi ve yeşil üretim olduğunun altını çizerek, Türkiye ölçeğinde üretilmesi gereken ne varsa yerli olarak üretilebilmesi gerektiğini, buna hükümet olarak ciddi destekler verdiklerini vurguladı.

Bir üründe yerlilik oranı yüzde 50'nin üzerindeyse kamu alımlarında yüzde 15 fiyat avantajına sahip olduğuna dikkati çeken Işık, bunun yerli üretimi desteklemek açısından önemli olduğunu dile getirdi. Işık, "İstiyoruz ki Türkiye kamu alımlarını yerli ve yenilikçi üretim noktasında bir kaldıraç olarak kullansın. Dünya başardı, Türkiye olarak biz niye başarmayalım. Şu anda çok olumlu gelişmeler var." dedi.

İleri teknoloji ürünlerin üretiminde Türkiye'nin tamamının 5'inci bölge teşviklerinden faydalandırıldığına işaret eden Işık, orta ileri teknoloji ürünlerde de bu teşviği uygulamaya sokmak için çalışma yaptıklarını bildirdi. Bakan Işık, "Türkiye'nin ithalat bağımlılığı olan ürünlerde, ihracat potansiyeli yüksek ürünlerde Türkiye'nin tamamını 5'inci bölge teşviklerinden yararlandıracağız." diye konuştu.

Üretim yaparken havayı, suyu, toprağı kirletmeden, çevre dostu üretim yapılması gerektiğini de söyleyen Işık, atalardan miras kalan toprakların gelecek kuşaklara en iyi şekilde bırakmak gerektiğini kaydetti.

İhalelerde Yerli Malına Teşvik

Konuşmalarının ardından iş adamlarının sorularını yanıtlayan Işık, ihalelerde yerli malı oranının uygulanmadığının ifade edilmesi üzerine, konuya bürokratların da çok hassas yaklaşmadıklarını söyledi.

Bakan Işık, şöyle konuştu:

"Bazı bürokratlar maalesef yüzde 15'e kadar deyince sanki 15'e kadar uygulama hakkına sahipmiş gibi yorumluyor. Halbuki iki teklif var, arasındaki fark yüzde 15'e kadarsa sen bu yüzde 15'i uygulamak zorundasın. Bununla ilgili bir kurumumuzun başkanı tebliğ yayımlamış. Gazetede okudum fena halde canım sıkıldı. Aradım kurum başkanını. 'Sen bu genelgeyi niye böyle yayımladın?', 'Ben kanunu böyle algıladım.' 'Bundan bakanın haberi var mı?', 'Biz genelgeyi yayımlarken bakana onaya göndermiyoruz.' dedi. Sonra bakan beyi aradım, sağ olsun hemen müdahale etti ve o genelgeyi kaldırttı. Şimdi Maliye Bakanlığımızla o konuyu kimse farklı yorumlayamasın diye daha netleştiriyoruz. Bununla ilgili çok sıkı müeyyideleri artırıyoruz. Uygulamada gevşeklik gösteren özelikle bürokratları bakanlık olarak yakından takip ediyoruz."

Özel sektörde yerli üretimin teşvik edilip edilmeyeceğine yönelik sorular üzerine Bakan Işık, "Doğrusu özel sektör kendine en uygun malı alır. Özel sektörün yerli malı kullanması konusunda bilincin artmasını tabii ki isteriz. Vatan, millet, Sakarya deyip de üç kuruş ucuz bulduğunda ithal ürünü tercih eden insana da çok fazla milliyetçi dememek lazım. Bu da yerli üreticileri rehavete itmemeli." yanıtını verdi.

Haberin tamamını okumak için: http://www.sanayi.gov.tr/NewsDetails.aspx?newsID=23241&lng=tr

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

23 Nisan 2016 Cumartesi

Bakan Faruk Çelik'ten Genç Çiftçilere İkinci Destek Müjdesi!

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, genç çiftçiye verilecek 30 bin lira hibeye ek olarak Ziraat Bankası’ndan 90-100 bin lira da sıfır faizli kredi vermek için çalışmalara başladıklarını söyledi.

Türkiye Gıda ve İçecek Sanayi Dernekleri Federasyonu (TGDF) Başkanı Şemsi Kopuz başkanlığındaki gıda sektörü temsilcileri, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik ile bir araya geldi.

Sektörün gündemindeki konuların masaya yatırıldığı görüşmede gıda sektörünün çok önemli, yaygın ve vazgeçilemeyecek bir sektör olduğunu vurgulayan Çelik, genç çiftçiye hibe desteği kapsamında yeni bir müjde daha verdi.

Yapılan düzenleme ile 18-40 yaş arası gençlere 30 bin lira hibe desteği verileceğini hatırlatan Çelik, “Ziraat Bankası ile bir araya geldik. Dedik ki, ‘30 bin lira hibeyi kendi öz sermayesi olarak kabul edelim, bunun üzerine Ziraat Bankası’ndan 90-100 bin lira da sıfır faizli kredi verelim.’ İnşallah bunu yapacağız. ‘Hadi gelin köyümüze geri dönelim’ diyoruz. Başka çaremiz yok. Çünkü hepimiz köyü terk ettik, üretimi terk ettik. Yolları açmadan, cazibeyi oluşturmadan insanları köye götürmek mümkün mü? Altyapıyı oluşturmamız lazım. İnşallah 130 bin lira ile sürü sahibi olacaklar” müjdesini verdi.

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Çelik, gıda ve içecek sektörünün önemli, yaygın ve vazgeçilemeyecek bir sektör olduğunu söyledi. “Sorunsuz bir şekilde katkı sunmaya gelindiği için de ayrıca memnuniyetimi ifade ediyorum” dedi.

Girişimci Genç Çiftçi Adaylarına Önemli Duyuru

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından genç çifçi adayları için site üzerinden önemli bir duyuru paylaşıldı.

Duyuruda bakanlık tarafından yetkilendirildikleri veya akredite edildikleri bilgisini vererek belirli bir ücret karşılığında proje danışmanlık desteği verme teklifinde bulunan veya destek kazanma garantisi vaat eden dolandırıcı kişi ve firmalara itibar edilmemesi konusunda gençler uyarıldı.

İşte bakanlığın sitesinde yayınlanan duyuru:

"Son günlerde, Genç Çiftçi Projelerinin Desteklenmesi kapsamında 30 bin TL hibe verilmesiyle ilgili olarak Bakanlığımız ile diğer mali destek veren kurumlarla ilişkili oldukları, yetkilendirildikleri veya akredite edildikleri bilgisini vererek belirli bir ücret karşılığında proje danışmanlık desteği verme teklifinde bulunan veya destek kazanma garantisi vaat eden kişi ve firmaların olduğu yönünde duyumlar alınmaktadır.

Bakanlığımız ile il ve ilçe müdürlüklerimizin bu yönde bağlantılı olduğu herhangi bir firma bulunmamakta olup, bu tür dolandırıcılara itibar edilmemesi önemle duyurulur.

Proje kapsamında verilecek hibe desteklerine yönelik başvuru mercileri Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı il ve ilçe müdürlükleri olup müracaatçılardan başvuru için herhangi bir ücret talep edilmemektedir.

Projeden yararlanmak isteyen kişilerin mağduriyet yaşamamaları için Bakanlığımız il ve ilçe müdürlüklerinden bilgi almaları önemle rica olunur.

Bu tür bir uygulama ile karşılaşan kişilerin zaman kaybetmeden Güvenlik Birimlerini ve Adli Mercileri bilgilendirmeleri gerekmektedir."

Dünya ve www.tarim.gov.tr kaynaklı haberimizi genç çiftçi adaylarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

21 Nisan 2016 Perşembe

İnovasyonun Kalbi 4-5 Mayıs'ta Ankara'da Atacak!

Türkiye İhracatçılar Meclisi ve Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri'nin düzenlediği ve pek çok alanda fark yaratan uluslararası profesyonelleri, sanayicileri, akademisyenleri ve üniversite öğrencilerini bir araya getiren Türkiye İnovasyon Haftası'nın Ankara ayağı 4 - 5 Mayıs'ta Congresium Ankara'da gerçekleştirilecek.

İki gün sürecek etkinliğin ilk gününün açılışı Dimis Michaelides'le gerçekleştirilecek. Günün anlamına özel sanat, tasarım ve inovasyona dair değerleri kendi sunumuyla yorumlayacak konuşmacı ile katılımcılar, öğrenciler ve konuklar etkinliğe merhaba diyecek.

Açılış konuşmasının ardından kariyerlerinin dışında vizyonlarıyla da ilklere imza atmış sporcu, maceracı ve öncü konuşmacıların "İnan Çalış Başar" konulu paneliyle gün devam edecek.

İlk gün, tüm heyecanıyla sürerken tasarım ve teknolojiyi aynı potada eriten ve hayata inovasyonun benzersiz gözlüğü ile bakan konuşmacılar ve sıra dışı girişimciler, dijital dünyanın ve uygulama dünyasının yeniliklerinden bahsedecek.

Türkiye İnovasyon Haftası, Ankara'nın ikinci günü olan 5 Mayıs 2016'nın "Eğitimde Ezber Bozanlar" paneliyle açılacak. İkinci gün de, pazarlamanın inovasyona olan etkileri ve sinema ile animasyon dünyasına dair uzman konuşmacıların konferans ve panelleri ile sürecek.

İki gün boyunca etkinlikte müzik performansların yanı sıra girişimcilik ödüllerine de yer verilecek. Tüm bunların yanı sıra, gençlerin teşvikiyle gerçekleşen Hekathon yarışmasının da ödül töreni gerçekleştirilecek.

Türkiye İnovasyon Haftası hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.turkiyeinovasyonhaftasi.com web adresini ziyaret edebilirsiniz.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

16 Nisan 2016 Cumartesi

9. EKODesign Konferansı 26 Nisan'da İstanbul'da!

Yapı-Endüstri Merkezi (YEM) tarafından yeni nesil düşünme biçimleriyle “Sürdürülebilir tasarım ve kentleşme” kavramlarının önünü açmak, sürdürülebilir kentleşme politikalarını değerlendirerek yapı sektöründe farkındalık yaratmak amacıyla düzenlenen EKODesign Konferansı 2016, bu yıl 26 Nisan Salı günü “Tasarım 4.0: Yeni Nesil Yeşil” temasıyla gerçekleştirilecek.

YEM’in Fulya’daki merkezinde düzenlenecek etkinlik, mimar, tasarımcı, mühendis, akademisyen, iletişimci, peyzaj mimarı, şehir plancısı ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarının yöneticileri gibi çok farklı alanlardan isimleri bir araya getirerek çevre dostu tasarım ve yapımı gelecekten esinlenen yeni fikirler, ufuk açıcı kavramlar ve uygulamalarla yaygınlaştırmaya odaklanıyor.

“Tamamen bağlantılı olan bir dünyaya doğru ilerlerken, hayatımızı verimli sürdürebilmemiz için yeni nesil araçlar neler olacak?” diye soran EKODesign bu yıl Jonas Lundberg, Luca Molinari, Prof. Dr. Celal Abdi Güzer, Prof. Dr. Pınar Mengüç, Emre Gürsoy, Alper Derinboğaz gibi ‘yeşil tasarım’la ilgili önemli isimleri ağırlayacak.

İhtiyaçlar Bütün İcatların Anasıdır: “Doğa-Şehir-Mimarlık-İnsan”

Bu yılki EKODesign Konferansı’nın anahtar konuşmacısı Urban Future Organization’ın Uluslarası Tasarım Yöneticisi Jonas Lundberg olacak. Etkinliğin açılışını “Hayatta” başlıklı sunumuyla yapacak Lundberg, “Günümüz ve geleceğin şartları ile uzlaşabilmek için teknolojik evrimleri kucaklamalı ve yeni durumumuzu gözden geçirmeliyiz.” diyerek, “Tasarım 4.0: Yeni Nesil Yeşil” temasını doğa, insan ve teknoloji arasındaki ilişkiyi mercek altına alarak yorumlayacak.

Yeniden Kullanım Sanatı: Basit Şeylerle Sürdürülebilirliği Sağlamak

Çağdaş mimarlık kuramcısı ve tarihçisi Luca Molinari, akademisyen, yazar ve eleştirmen şapkalarıyla EKODesign 2016 sahnesinde yer alacak başka bir isim. Cornell Üniversitesi Roma Mimarlık, Sanat ve Planlama Bölümü’nde öğretim üyesi Molinari, sürdürülebirlik kapsamında geleceğin mimarlık methodlarını, muhtemelen insanlık tarihinin en eski ve sürdürülebilir alışkanlığı olduğunu söylediği “yeniden kullanma” konsepti üzerinden sorgulayacak.

Kentlerin küresel çözümüne mimarlık ve oyun mu cevap olacak?

Bahçeşehir Üniversitesi Oyun Laboratuvarı (BUG) & Oyun Tasarımı Yüksek Lisans Programı’nın kurucu direktörü Yrd. Doç. Dr. Güven Çatak ile geçen yıl ‘inovatif mimarlık kategorisinde uluslararası The Plan Ödülü'nü alan, mekân deneyimleri için hareketin çeşitli ifadeleri üzerinden etki kurmayı amaç edinen ve yeni medya ile mimarlığı bir araya getirdiği işleriyle tanınan yüksek mimar Alper Derinboğaz da ‘oyun’ kavramı üzerine konuşacak. “Tasarımın Yeni Oyunları” başlıklı oturumlarında, çevre dostu tasarım ve yapımı yaygınlaştıran en yeni nesil araçlardan biri olarak konumlanan “oyun” kavramının nasıl çağımızın belirleyici kavramlarından birine dönüştüğü sorgulanacak.

Anatomik Bir Vaka Etüdü: ÖzÜ SCOLA BinasıYAPI Dergisi Seçkisi panelinde, SCOLA binası “Anatomik Bir Vaka Etüdü” olarak ele alınacak. YAPI Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Y.Mimar Yasemin Keskin Enginöz’ün moderatörlüğündeki panel’de, EÇEM Direktörü Prof. Dr. M. Pınar Mengüç, Y.Mimar Yasemin Somuncu, B-Design’dan mimar Emre Gürsoy, Özyeğin Üniversitesi Teknik Hizmetler Müdürü Saadet Özkan ve Özyeğin Üniversitesi Yabancı Diller Yüksekokulu Direktörü Nergis Uyan Akbay ile SCOLA binası boydan boya kesilerek ‘anatomik’ müdahaleler yoluyla gözlemlenecek. Böylece, hem enerji verimli bir mimari yapıyı anlamak, hem enerji etkin-düşük maliyetli yapı üretme sürecini incelemek, hem de bu süreci ve mekânı tasarlamak için gereken yaklaşım ve süreci analiz etme fırsatı bulunacak.

EKODesign Konferansı 2016 hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz www.yemetkinlik.com web adresini ziyaret edebilirsiniz.

Haberimizi yapı sektöründe faaliyet gösteren okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

14 Nisan 2016 Perşembe

Türkiye’de Dijital Reklam Yatırımları 2015’te Yüzde 18 Arttı!

Bullseye Worldwide, 2015 yılının dijital reklam yatırımlarını esas alan IAB raporunun değerlendirme ve analizini yaptı. AdEx Dijital Reklam Raporu’nda yayınlanan verilere göre, Türkiye’de dijital reklam yatırımları 2015 yılında yüzde 18 büyüme kaydetti. En büyük büyüme geçen yıllarda ve 2015’in ilk 6 ayında olduğu gibi, mobil ve video kategorilerinde yaşandı. Mobil reklam yatırımları yüzde 61 artış gösterirken oyun içi video reklam yatırımları ise yüzde 30,6 ile sektör ortalamasının üzerinde büyüdü.

2015 yılının dijital reklam yatırımlarını değerlendiren Bullseye Worldwide’ın IAB’den edindiği reklam sektöründeki yatırımları konu alan AdEx Dijital Reklam Raporu sonuçlarına göre Türkiye’de toplam dijital reklam yatırımları geçen yıldan bu yıla yüzde 18 oranında artış sergiledi. Bu durum, ülkede yaşanan ekonomik dalgalanmalar ve marka iletişimini engelleyen sosyal olaylara rağmen ülkemize dijital reklamcılığın oturmaya ve diğerlerinden ayrışmaya başladığını gösteriyor.

Mobil Reklam Yatırımları Yüzde 61 Oranında Artış Gösterdi

Bullseye Worldwide Kurucu Ortağı Afşın Avcı mobil reklamlar konusunda “Mobil Reklam yatırımlarının artacağı öngörüyorduk. Smartphone kullanımlarında yaşanan artış ve mobil merkezli iletişime olan küresel ölçekli yönelim doğrultusunda 2015 yılında da yüzde 61 ile çok güçlü bir artış meydana geldi. Önümüzdeki dönemde de yüzde 40-60 arasında artmasını öngörüyoruz” dedi.

Rapor sonuçlarında görüldüğü üzere mobil reklam yatırımları 2014 yılında yüzde 57,7, 2015’te yüzde 61 ve iki senede toplam yüzde 153,8’lik artış gösterdi. Yüzde 61 artış oranının önemini gösteren bir diğer veri ise 2015 yılında SMS/MMS kampanyaları için veri kullanımına getirilen kısıtlamadan ötürü bu alanda yatırımların düşmüş olması. Bu düşüşe rağmen mobil reklam yatırımları, bu alanın takipçisi olan videoyu büyüme anlamında neredeyse ikiye katlamış durumda.

Mobil reklamların artık kendi başına bir Pazar haline geldiğini belirten Afşın Avcı, “Mobil reklamlar 2015 yılında dijital reklamcılığın bir kolu olmaktan çıkıp, markaların hedef kitleleri ile doğrudan bağlantıya geçtikleri güçlü bir iletişim kanalı haline geldi. Bu da mobile-only reklam kampanyalarının ve projelerin çıkışına zemin hazırladı. Markaların sağladıkları sağlıklı iletişim ve mobil mecraların zenginleşmesi ile önümüzdeki dönemde bu yönelim daha da kuvvetlenecektir” dedi.

Mobil Oyun Reklamları İçin Ayrı Kategori Açılmalı

Raporda dikkat çeken bir diğer nokta ise, yüzde 30,6’lık bir büyüme ile sektör ortalamasının üzerinde büyüyen Oyun İçi Reklamlar. IAB Türkiye tarafından gerçekleştirilen araştırma sonuçlarına göre Türkiye’de 22 milyon kişi oyun oynuyor. Raporu yorumlayan Afşın Avcı “Oyun İçi Reklamlar kategorisi kitleye ulaşma konusunda ciddi bir önem arz ediyor. Mobil oyunlar artık çocuk hedefinden her yaş grubuna hitap eder boyuta geldi. Gerek havuç içeren gerekse standart görselleri içeren oyun içi reklamlar 2015 yılında önemli bir artış gösterdi. 2016 yılında da bu büyümenin belli ölçüde tekrarlanacağını öngörebiliriz” dedi.

Mobil platformlardaki tüm bu gelişmeleri değerlendiren MMA Türkiye Ülke Direktörü Melis Ertem, “Mobil, içinde yer alan her öğenin ve her alanın bir mesaj verme fırsatı sağladığı yeni bir medya türü yarattı. Tüketiciyle doğru yerde ve doğru zamanda bu denli yakın ve kişisel bağlantı kurmayı sağlayan ve bir o kadar da büyük kitlelere erişilebilen bir kanal daha mevcut değil. Bu çerçevede mobil reklam yatırımlarındaki artış da aslında pazarlamayı mobilin öncülüğünde tekrar şekillendirmenin zamanının geldiğini de göstermektedir. Bütün bu değişimin tam merkezinde olan mobil ve dolayısıyla mobil reklamcılık önümüzdeki yıllarda da sürekli değişmeye ve gelişmeye devam edecek. Başka herhangi bir sektörde sorun yaratabilecek bu hızlı değişim ise mobil reklam ve pazarlamanın en önemli gücü olmaya devam edecek” dedi.

Dijital Reklamda En Büyük Pay Google’ın

AdEx Dijital Reklam Raporu sonuçlarına göre, digital reklam yatırımlarında 2015’te de en büyük payı Google Search aldı. 2014’te de olduğu gibi, pazarda en büyük payı, 733,4 milyon lira ile arama motoru reklamları alıyor. Türkiye dijital reklam harcamalarının odaklandığı ikinci en büyük kategori olan display, bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 17,5 oranında büyüyerek 2015 yılında 611,5 milyon lira büyüklüğe ulaştı. Afşın Avcı, “Performans odaklı yayınların bu kadar yoğun olduğu bir ülkede farklı bir sonuç beklenemezdi. Kullanıcı dostu self servis hizmeti, performans odaklı yapısı ve Google hegemonyası devam ettiği sürece, önümüzdeki yıllarda da Google Search dijital bütçelerin büyük bir kısmını almaya devam edecek” dedi.

En Büyük Sürpriz E-postada, Yatırımlar Azalıyor

2015 yılında diğer dikkat çeken veri ise e-mail reklam yatırımlarında yaşanan düşüş. Bu düşüşü e-mail üzerinden gerçekleşen reklamcılığın azaldığı ya da e-mail reklamlarının önemini yitirdiği şeklinde yorumlamanın yanlış olacağını belirten Afşın Avcı, “Bu düşüşe neden olan iki ana faktörü markaların kendi bünyelerinde veri toplayarak e-mail iletişimlerini CRM aracılığıyla gerçekleştirmelerine, gelişen hedefleme teknolojisi ile markaların çok daha niş kitlelere ulaşarak daha spesifik reklamlar yapmalarına bağlayabiliriz” dedi.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

12 Nisan 2016 Salı

Türkiye Sermaye Piyasaları Ödülleri'nin Sahipleri Belli Oldu!

Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği’nin (TSPB) sermaye piyasalarının gelişmesine ve bilinirliğinin artırılmasına katkıda bulunmak amacıyla bu yıl ilk defa düzenlediği TSPB Sermaye Piyasaları Ödül Töreni, 5 Nisan 2016 tarihinde gerçekleştirildi. 2015 yılındaki aracılık işlemleri, kurumsal finansman işlemleri, saklama faaliyeti, portföy yönetim faaliyetleri, yatırım fonu faaliyetleri, yatırım ortaklıkları ve sermaye piyasası basını gibi toplam 7 kategoride, 21 dalda ödüller sahiplerini buldu.

Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Dr. Vahdettin Ertaş ve Birlik Başkanı İlhami Koç’un açılış konuşmalarıyla başlayan ödül törenine, Borsa İstanbul A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Himmet Karadağ’ın yanı sıra sermaye piyasasında faaliyet gösteren banka, aracı kurum, portföy yönetim şirketleri ve yatırım ortaklıklarının üst düzey yöneticileri katıldı.

Yaklaşık 250 kişinin katılımıyla düzenlenen ödül töreninde toplam 7 farklı kategoride ödüller sahiplerini buldu. Kategoriler kapsamında 2015 yılı içerisinde en başarılı faaliyetlere imza atan kurumlara ödülleri dağıtıldı. Törende ayrıca “En Yaratıcı Sermaye Piyasası Projesi” Özel Ödülü, “Türkiye Elektronik Fon Alım Satım Platformu (TEFAS)” ile SPK Başkanı Dr. Vahdettin Ertaş’a TSPB Başkanı İlhami Koç tarafından takdim edildi.

Dr. Vahdettin Ertaş: “Sermaye Piyasaları, En Şeffaf Piyasalardır”

SPK Başkanı Dr. Vahdettin Ertaş, açılış konuşmasında sektöre dair değerlendirmelerini paylaştı: “Sermaye piyasaları işleyiş biçimleri itibarıyla en şeffaf piyasalardır. Piyasa kurallarını belirleyen yasal düzenlemeler, düzenleyici otoritenin aldığı her karar, piyasada işlemlere aracılık yapan kurumlar, sermaye piyasasında aracı işlem gören şirketler, yatırımcılar, kamuoyunun ilgi alanı içinde yer almakta, alınan her karar, yapılan her işlem basınımız ve kamuoyu tarafından sorgulanmakta, irdelenmekte ve yorumlanmaktadır. Genelde bazı değerlendirmelerin eksik veya yanlış olduğu, olumsuz haberlerin ön plana çıkarıldığı, başarılı örneklerin, olumlu gelişmelerin göz ardı edildiği bir durumla sıklıkla karşılaşıyoruz. Sadece olumsuz haberlere odaklı bir yayın anlayışı yerine olumlu ve olumsuz haberleri sağduyu içinde değerlendiren, gereksiz panik havası oluşturma gayretleri yerine tam ve doğru bilgilendirmeyi öncelikleyen bir bakış açısı ve oluşturacağımız başarı hikayeleri ile bu algıyı tersine çevirmemiz mümkün olacaktır.”

Ertaş, ayrıca, 2016 yılında büyümenin yüzde 4,5 seviyesinde olacağını belirterek, 2017-18 yıllarında yüzde 5 ve üzerinde bir büyüme beklendiğini vurguladı.

İlhami Koç: “Kurumlarımızın Başarılarının Bilinirliğini Ülkemizde Arttırmak İstiyoruz”

TSPB Başkanı İlhami Koç, açılış konuşmasında Türkiye’de sermaye piyasasında çalışan kurumların başarılarının bilinmediğini belirterek, sermaye piyasalarının bilinirliğini arttırmak için TSPB Sermaye Piyasaları Ödül Töreni’nin her sene düzenleneceğini söyledi. Koç, “Sektörümüzün gelişmesine ve derinleşmesine katkıda bulunmak amacıyla bu yıl ilk defa düzenlediğimiz töreni, gelenek haline getirerek kurumlarımızın başarılarının bilinirliğini ülkemizde arttırmak istiyoruz” dedi.

Toplam 7 Kategoride, 21 Dalda Ödül Kazanan Kurumlar

KategoriÖdülü Kazanan Kurum/KişilerÖzel Ödül KategorisiEn Yaratıcı Sermaye Piyasası Projesi-Türkiye Elektronik Fon Alım Satım Platformu: Dr. Vahdettin ErtaşEn İyi Sosyal Sorumluluk Projesi: Aizanoi Antik Kenti/Halk Yatırım Menkul Değerler A.Ş.Aracılık İşlemleri KategorisiBorsa İstanbul Pay Piyasası–2015 En Yüksek İşlem Hacmi: İş Yatırım Menkul Değerler A.Ş.Borsa İstanbul Borçlanma Araçları Piyasası–2015 En Yüksek İşlem Hacmi: Akbank T.A.Ş.Borsa İstanbul Repo-Ters Repo Piyasası–2015 En Yüksek İşlem Hacmi: Türkiye İş Bankası A.Ş.Borsa İstanbul Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası–2015 En Yüksek İşlem Hacmi: TEB Yatırım Menkul Değerler A.Ş.Kaldıraçlı İşlemler–2015 En Yüksek İşlem Hacmi: GCM Menkul Kıymetler A.Ş.Kurumsal Finansman İşlemleri KategorisiSermaye Piyasası Araçları İhraç ve Satışı–2015 En Yüksek İhraç Tutarı: İş Yatırım Menkul Değerler A.Ş.Saklama Faaliyeti KategorisiSaklama Faaliyeti–2015 En Yüksek Saklama Bakiyesi–Yerli Yatırımcı: Türkiye İş Bankası A.Ş.Saklama Faaliyeti–2015 En Yüksek Saklama Bakiyesi –Yabancı Yatırımcı: Citibank A.Ş.Portföy Yönetim Faaliyeti KategorisiYatırım Fonu Yönetimi –2015 En Yüksek Portföy Büyüklüğü: İş Portföy Yönetimi A.Ş.Emeklilik Yatırım Fonu Yönetimi–2015 En Yüksek Portföy Büyüklüğü: Ak Portföy Yönetimi A.Ş.Bireysel Portföy Yönetimi–2015 En Yüksek Portföy Büyüklüğü: Ziraat Portföy Yönetimi A.Ş.Yatırım Fonu Yönetimi–2015 En Yüksek Getiri: Ak Portföy Yönetimi A.Ş. / Franklin Templeton /Amerika Yabancı Hisse Senedi FonuEmeklilik Yatırım Fonu Yönetimi–2015 En Yüksek Getiri: Yapı Kredi Portföy Yönetimi A.Ş. / Allianz Yaşam ve Emeklilik İkinci Esnek Emeklilik Yatırım FonuYatırım Ortaklıkları KategorisiGayrimenkul Yatırım Ortaklığı-2015 En Yüksek Piyasa Değeri: Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş.Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı–2015 En Yüksek Piyasa Değeri: Gözde Girişim Sermayesi Yatırım Ortaklığı A.Ş.Menkul Kıymet Yatırım Ortaklığı–2015 En Yüksek Piyasa Değeri: İş Yatırım Ortaklığı A.Ş.Sermaye Piyasası Basını Ödülleri KategorisiSermaye Piyasası Basın Ödülleri–2015 Sermaye Piyasası Programı Ödülü: Bloomberg HT, Sabah Raporu / Açıl Sezen, Cüneyt Başaran, Gökhan ŞenSermaye Piyasası Basın Ödülleri–2015 Sermaye Piyasası Yazarı Ödülü: Abdurrahman YıldırımSermaye Piyasası Basın Ödülleri–2015 Sermaye Piyasası Haberi Ödülü: Talip Yılmaz, “Yatırım Fonlarında Sınırlar Kalkıyor” (Ocak 2015)

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

9 Nisan 2016 Cumartesi

Dünya İlaç Devleri, Türkiye İlaç Endüstrisini Değerlendirdi!

Avrasya’nın en büyük ilaç fuarı CPhI Istanbul 2016’ya katılacak olan uluslararası dev ilaç şirketleri, 2015 yılında yüzde 15,5’lik artışla 16,87 milyar TL ekonomik değere ulaşan Türkiye ilaç endüstrisinin son durumunu değerlendirdi. Firmalar, AR-GE faaliyetlerine daha çok bütçe, zaman ve insan kaynağı ayrılması ve ihraç edilebilecek ürünlerin Türkiye’de üretilmesini teşvik eden mekanizmalar geliştirilmesi tavsiyesinde bulundular.

İlaç sektörünün kalbi, 1-3 Haziran’da İstanbul’da yapılacak Avrasya’nın en büyük ilaç fuarı, CPhI Istanbul 2016’da atacak. Türkiye, Orta Doğu, Kuzey Afrika, Orta Asya ve Kafkasya bölgesindeki ilaç sektörüne erişmek için çok önemli fırsatlar sunan CPhI Istanbul, kısa sürede bölgede ilaç sektörünün en önemli ve ortak buluşma noktası konumuna yükseldi. TUİK verilerine göre; aralarında, Amerika Birleşik Devletleri ve Avrupa Birliği üyelerinin de yer aldığı 170 ülkeye ihracat gerçekleştiren Türkiye ilaç endüstrisinin ihracatı, %9,8 artarak 939 milyon ABD dolarına ulaştı. İlaç ithalatı ise %2,6 küçülerek 4,6 milyar ABD doları oldu. Böylelikle, ihracatın ithalatı karşılama oranı, 2010-2015 dönemindeki en yüksek oranına erişerek, %20,3 seviyesinde gerçekleşti ve ilaç endüstrisi, cari açığın azalmasına olumlu katkı sağladı.

DEVA: AR-GE faaliyetlerine daha çok bütçe, zaman ve insan kaynağı tahsis edilmeli

CPhI Istanbul 2016’nın elmas sponsoru olan DEVA Holding’in CEO’su ve Yönetim Kurulu Başkanı Philipp Haas, “Türkiye, ilaç sektöründe 11 binden fazla ürün, uluslararası standartlarda bitmiş ürün ve hammadde üretimi gerçekleştiren tesisleri ve 30 bin kişiye sağladığı istihdam ile dikkatleri üzerine çekmeyi başarıyor. Türkiye’de ilaç sektörünün gelişmeye devam etmesi için firmaların araştırma ve geliştirme faaliyetlerine daha çok bütçe, zaman ve insan kaynağı ayırmaları gerekiyor. DEVA olarak AR-GE faaliyetlerine büyük önem veriyoruz. Üretim tesislerimiz, Avrupa GMP (Good Manufacturing Practice - İyi Üretim Uygulamaları) uygunluk onayı aldı. Her sene yeni ve farklı ürünleri tıbbın hizmetine sunuyoruz. Amacımız, küresel ölçekte sağlıklı yaşama herkesin erişebilmesi için sürdürülen çalışmalara katkı sağlamak” dedi.

1958’den bu yana DEVA’nın yatırımlarıyla Türkiye ekonomisine katkı yarattığını ifade eden Philipp Haas, “Kartepe ve Çerkezköy’deki üretim tesislerimiz yıllık 500 milyon kutu ilaç üretim kapasitesine sahip. Portföyümüzde onkolojiden kardiyolojiye, solunumdan oftalmolojiye olmak üzere 13 farklı terapötik alanda yaklaşık 400 ürünümüz bulunuyor. Aralarında Almanya gibi AB ülkelerinin yer aldığı çok sayıda ülkede 350’nin üzerinde ruhsata sahibiz ve ayrıca 37 ülkeye ilaç ve ilaç hammaddesi ihracatı gerçekleştiriyoruz. DEVA olarak, dünya genelinde ilaç sektörünün en prestijli buluşmalarını gerçekleştiren CPhI Istanbul 2016’ya katılarak, ticari faaliyetlerimizi daha da geliştirmeyi hedefliyoruz” dedi.

Amgen & Mustafa Nevzat: İlaç ve ilaç hammaddelerinin yerli üretimi desteklenmeli

Amgen & Mustafa Nevzat’ın, 2014 ve 2015 yıllarında kazandığı “İlaç sektöründe Türkiye’nin ihracat lideri” konumunu, 2016 yılında da koruduğuna dikkat çeken Amgen Türkiye & Mustafa Nevzat Genel Müdürü Ali Toker, “Yerli üretim söz konusu olduğunda iç pazara yönelik üretime ek olarak, ihraç edilebilecek ürünlerin Türkiye’de üretilmesini teşvik eden mekanizmalar geliştirilmesinin Türkiye’ye daha fazla katkı sağlayacağına inanıyoruz. Bu nedenle Amgen & Mustafa Nevzat olarak iç pazarın yanısıra küresel pazara da odaklanarak faaliyetlerimizi sürdürüyoruz.” dedi.

CPhI Istanbul 2016’nın sponsorlarından Mustafa Nevzat’ın Türkiye’nin ilk biyobenzer üreticilerinden biri olduğunu belirten Ali Toker, “Yerel üretimi ve yerel ekonomiye katma değer sağlamayı önemsiyoruz. Yenibosna üretim tesislerimizde, biyobenzerler ve onkolitikler dahil bir çok farklı terapötik alandaki bitmiş ürün ve Şekerpınar hammadde tesislerimizde onkolitikler dahil 12 farklı hammadde üretimimiz ile iç ve dış pazarda önemli bir tedarikçi konumundayız” dedi ve şöyle devam etti: “Dünyanın en büyük biyoteknoloji şirketlerinden ABD’li Amgen’in Türkiye’de yapmış olduğu üretim yatırımları ile hem biyobenzerler hem de diğer terapötik alanlar için iç pazara ve ihracata yönelik kapasitemizi artırdık ve artırmaya devam ediyoruz. UBM EMEA (Istanbul) tarafından düzenlenen, ilaç endüstrisinin en büyük buluşma noktası olan CPhI Istanbul, Türkiye ve gelişmekte olan pazarları kapsayan seçkin katılımcı profili, ulaşmak istediğimiz hedef kitle ile Amgen & Mustafa Nevzat’ı en verimli şekilde bir araya getiriyor” dedi.

UBM EMEA (Istanbul): Türkiye, tek başına ilaç sektöründe yılda 9.1 milyar dolar pazara sahip

Bu yıl üçüncü kez düzenlenecek CPhI Istanbul 2016’ya, 25’den fazla ülkeden 200’ü aşkın katılımcı firma ile 40’dan fazla ülkeden 4.500’ü aşkın ziyaretçinin katılmasının hedeflendiğini belirten, UBM EMEA (Istanbul) Türkiye Operasyonlarından Sorumlu Başkanı Haluk Balcı, ”Türkiye, tek başına ilaç sektöründe yılda 9.1 milyar dolar pazara sahip, üstelik yapılacak yatırımlarla bu pazarın 2023 yılında, yaklaşık 20 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Ayrıca 2011-2015 yılları arasında Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Orta Asya bölgesinde yeni ve ilaç sektörleri kurmak ve mevcut olanları modern hale getirmek için yaklaşık 400 milyon $ değerinde 33 yatırım projesi planlanıyor. Bu yıl üçüncü kez düzenlediğimiz CPhI Istanbul 2016 ile sektörün gelişmesine önemli katkılar sağladığımıza inanıyoruz. Uluslararası ilaç firmalarının aylar öncesinden CPhI Istanbul 2016’ya katılım için yerlerini almış olması bunun en güzel kanıtı” dedi.

CPhI Istanbul 2016, UBM EMEA (Istanbul) tarafından T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’nun (TİTCK) ve KOSGEB’in destekleri ve İlaç Endüstrisi İşverenler Sendikası’nın (İEİS) resmi ortaklığı ile düzenleniyor.

CPhI Istanbul 2016 hakkında daha detaylı bilgi edinmek isterseniz l.cphi.com web adresini ziyaret edebilirsiniz.

Haberimizi ilaç sektöründe faaliyet gösteren okurlarımız başta olmak üzere tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

7 Nisan 2016 Perşembe

Fikri Işık: "Bilim Merkezlerinde Bilimi Yaşatıyoruz"

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Türkiye'de bilim merkezlerinde çocukların uygulayabilecekleri, deneyebilecekleri, test edebilecekleri mekanizmalar ve turlar oluşturduklarını ifade etti.

Bakan Işık, ABD'deki programı kapsamında Türk-Amerikan Bilim Adamları ve Akademisyenleri Derneği (TASSA) Konferansı’nın ardından Chicago Bilim ve Sanayi Müzesi’ni ziyaret etti. Müzeyi gezen Işık, burada sergilenen objeleri inceledi ve tarihsel gelişimleri hakkında bilgi aldı.

Işık, Türkiye’de de sergilenebilecek şeyler olduğunu ancak bu noktada müzeden ziyade yaşayan merkezler kurmayı hedeflediklerini vurguladı.

Bu kapsamda Türkiye'de bilim merkezlerinde çocukların uygulayabilecekleri, deneyebilecekleri, test edebilecekleri mekanizmalar ve turlar oluşturduklarını belirten Işık, “Sanayiye yönelik farklı farklı müzelerimiz var ama önceliğimiz bilim merkezleri. Bilim merkezlerini dokunulan, tecrübe edinilen, özellikle çocuk ve gençlerde bilime merakı arttıran düzeneklerle yaşayan merkezler haline getiriyoruz” diye konuştu.

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.

2 Nisan 2016 Cumartesi

Fatih Projesine Geliştirilmiş "PARDUS" Desteği!

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık: "Kullanıcı dostu birçok özellik içeren geliştirilmiş Pardus arayüzü, derslerin çok daha faydalı, eğitici ve eğlendirici geçmesine katkı sağlayacak" dedi.

Bakan Işık, Milli Eğitim Bakanlığı ve TÜBİTAK işbirliğiyle FATİH Projesi'nde kullanılan etkileşimli tahtalar için geliştirilen Pardus "Etkileşimli Akıllı Tahta Arayüzü Projesi" (ETAP) Tanıtım Toplantısı'nda, FATİH Projesi'nin en önemli materyallerinin başında akıllı tahtaların geldiğini söyledi.

Öğrenci ve öğretmenlerin etkileşimli tahtaları daha etkin ve kolay kullanabilmesi için Pardus arayüzünde ciddi yenilikler yaptıklarını anlatan Işık, tahtaların kullanımında arayüzden kaynaklı problemlerin tek tek tespit edip çözüldüğünü ve birçok yeni özellik kazandırıldığını ifade etti. Işık, "Kullanıcı dostu birçok özellik içeren geliştirilmiş Pardus arayüzü, derslerin çok daha faydalı, eğitici ve eğlendirici geçmesine büyük katkı sağlayacak" diye konuştu.

FATİH Projesi'nin belki de Türkiye'nin en önemli ve kapsamlı projesi olduğuna değinen Işık, "Projeyi sadece bir eğitim hamlesi olarak kurgulamadık. Projeyi oluştururken aynı zamanda yerli teknoloji üretimini teşvik etmeyi amaçladık. Çocuklarımıza dağıttığımız tabletlerde ve sınıflarda kullanılan akıllı tahtalarda kendi işletim sistemimiz olan Pardus ‘un kullanılmasını bu açıdan çok önemsiyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

Haberin devamını okumak için: http://www.sanayi.gov.tr/NewsDetails.aspx?newsID=21155&lng=tr

Haberimizi tüm okurlarımızın ilgi ve bilgisine sunuyoruz.